/ kaç yeni gerek seni anlatmaya? /
*
öncelikle özür diliyorum
ne desem eksik kalacağım için
biraz da senin suçun ki bu,
bu kadar güzel olamaz insan!
*
görmedim bilmem tomrisi ama
seni görselerdi eğer
değil dördü
kırk dördü iddiaya girerdi
kırk takla atarlardı
sana ulaşmak için
en güzel dizelerini sıralarlardı
hepsi yıllarca özenir
bir berceste kaleme alırdı
uğruna kendilerini feda ederlerdi
değil birincisi ikincisi
uzar giderdi yeniler sonsuza doğru...
*
canını severse kim bakmazdı bir kez sana
çünkü baktı mı sana kör olurdu dünyaya
edipler seni alırdı mısralarına
o parlaklığın o gülüşün o gözlerin
o cemâlini kıskanırdı süreyyâ
aklı olan ülküsünü sen bellemezdi
tam elini tuttum derken tökezlerdi
menzil uzun yol git git bitmezdi
çünkü sen, ah ulaşılmazdın
allah'ım bu ne güzellik her yere uyardın
turgut'un ilham perdesini aralardın
çiçeklerin arasında sırıtmaz
göklerin arasına sen de sığardın
efsane olur dillerde dolanırdın
cönklere girer şairlerce karalanırdın
belki halka inmez sarayda kalırdın
belki de güzelliğinden sehpalara asılırdın
*
onlar seni görmedi görseydi öylece kalırdı
seninleyken sensiz olmak ah, en büyük kahırdı
kelimelerim yetersiz kalıyor karşında
ne kadar biriktirsem yetmiyor
lügatlar karıştırıyorum geceler boyu
en güzel cümleleri sıralıyorum
ne yapsam eksik kalıyor
zaten dünyanın en güzel cümlesini bulsam
sana karşı dile getiremem
belki gözlerim konuşur, anlarsan
*
silik bir adamım aciz, çaresiz
bir dilim vardı yerli yerinde
senden beri kaldım öylece dilsiz
ne olur, yalvarırım anla
sesim tükeniyor zamanla
*
vurgun, yorgun ve sarhoş
aşkından bitap düşmüşüm
harap olmuş sensizlikten
bir garip divaneyim
ne kadar uzağız, farkındayım
gönül bu, dinlemedi, vuruldu
kendine hakim olamayınca
senin mahkumun oldum
tahakkümün altındayım
tüm benliğimle huzurundayım
en güzel!
ey güzel!
dileğince hükmet!
*
son sözlerim azıcık daha dinle
aşıklar tövbe eder sevdalarından seni görünce
ben ne yaparım bilmiyorum
belki dağlar aşamam
çöllere de düşemem
ama söz
son nefesime kadar sevmekten vazgeçmem
ne olur, sen de artık çık gel!
bir kez olsun düşeyim dilinden!
bir kez olsun adımla seslen!
ne olur, sen de artık çık gel!
• Murat Adatepe